Fethiye, Türkiye’nin en özel tatil bölgelerinden biridir. Fethiye’de gezilecek 10 yer sayesinde hem doğal güzellikleri hem de tarihi mirası yakından keşfet. Siz de Ölüdeniz’in berrak sularında yüzebilir, Kelebekler Vadisi’nde doğayla iç içe yürüyüş yapabilirsiniz. Saklıkent Kanyonu’nda serinler ve macera dolu anlar yaşarsınız. Tarihe ilgi duyanlar, Kayaköy’ün taş evlerini gezer ve Likya Yolu’nda doğa yürüyüşlerine katılır. Kabak Koyu’nun sakin atmosferinde ruhunuzu dinlendirir, Tlos Antik Kenti’nde tarihin derinliklerine yolculuk yaparsınız. Gemiler Adası’nda tarihi kalıntıları inceler ve temiz denizde yüzersiniz. Çalış Plajı’nda gün batımını izler ve rüzgar sörfü yaparsınız. Son olarak, Paspatur Çarşısı’nda alışveriş yapar ve yöresel lezzetleri tadarsınız.
Ölüdeniz: Maviyle Yeşilin Buluştuğu Cennet
Fethiye denince ilk akla gelen yerlerin başında Ölüdeniz gelir. Turkuaz rengi denizi, beyaz kumsalı ve Babadağ’dan yapılan yamaç paraşütüyle dünyanın sayılı doğa harikalarından biridir. Sakin ve berrak denizi sayesinde her yıl binlerce turist buraya akın eder.
Kelebekler Vadisi: Ulaşılamaz Güzellik
Sadece tekneyle ulaşılan Kelebekler Vadisi, dolayısıyla doğayla baş başa kalmak isteyenlerin gözdesidir. Yüksek kayalıklar arasına gizlenmiş bu vadi, yaz aylarında görülen kelebeklerle adeta masalsı bir atmosfere bürünür. Kampçılar ve doğa tutkunları için ideal bir duraktır.
Saklıkent Kanyonu: Serinlik Arayanlara Doğal Kaçış
Yaz sıcaklarından kaçmak isteyenlerin ilk tercihi Saklıkent Kanyonu olur. Buz gibi sular, dev kayalıklar ve dar geçitler eşliğinde yapılan yürüyüşler, ziyaretçilere hem macera hem serinlik sunar. Kanyon, fotoğraf meraklıları ve doğa sporları sevenler için vazgeçilmezdir.
Kayaköy: Sessizliğin ve Terk Edilmişliğin Hikayesi
Tarihi dokusunu koruyan Kayaköy, taş evleri ve dar sokaklarıyla zamana meydan okur. Mübadele sonrası terk edilen bu eski Rum köyü, tarih ve kültür meraklılarını içine çeker. Bunun yanı sıra sessizliği ve atmosferiyle ziyaretçilerine derin bir duygu bırakır.
Likya Yolu: Tarihi Ayaklarının Altına Ser
Fethiye’den başlayıp Antalya’ya uzanan Likya Yolu, dünyanın en uzun yürüyüş rotalarından biridir. Antik kalıntılar, muhteşem manzaralar ve köy yaşamı bu yol boyunca yürüyüşçüleri bekler. Doğayla iç içe uzun yürüyüşler yapmak isteyenler için eşsiz bir rotadır.
Kabak Koyu: Huzurun Adresi
Doğallığını koruyan nadir koylardan biri olan Kabak Koyu, ulaşım zorluğuna rağmen huzur arayanları cezbetmeyi başarır. Etrafını saran orman, berrak deniz ve sade kamp alanları burayı farklı kılar. Kalabalıktan uzak, sakin bir tatil isteyenlerin ilk adresidir.
Tlos Antik Kenti: Mitolojinin İzinde
Likya uygarlığının önemli kentlerinden biri olan Tlos, kaya mezarları, tiyatrosu ve stadyumu ile geçmişi bugüne taşır. Dolayısıyla antik dönemden kalan yapılar arasında dolaşırken mitolojik hikayelere tanıklık etmek mümkündür. Burası hem tarih hem de manzara sunar.
Gemiler Adası: Tarihle Denizin Buluştuğu Yer
Fethiye açıklarında yer alan Gemiler Adası, Bizans dönemine ait kilise kalıntılarıyla dikkat çeker. Hem tarihi keşfetmek hem de berrak sularda yüzmek isteyenler için ideal bir duraktır.
Çalış Plajı: Gün Batımının En Güzel Hali
Fethiye şehir merkezine yakınlığıyla bilinen Çalış Plajı, uzun sahil şeridiyle yürüyüş ve bisiklet turları için uygundur. En çok ilgi gören özelliği ise eşsiz gün batımı manzarasıdır. Bu nedenle akşam saatlerinde gökyüzünü boyayan renkler ziyaretçileri büyüler.
Paspatur Çarşısı: Fethiye’nin Ruhunu Taşıyan Sokaklar
Fethiye’nin en eski yerleşim yerlerinden biri olan Paspatur, taş sokakları ve otantik atmosferiyle dikkat çeker. Bunun yanı sıra el yapımı ürünler, hediyelik eşyalar, kafeler ve küçük dükkanlarla dolu bu tarihi çarşı, kültürel bir gezinti için ideal bir noktadır. Fethiye’de ruhu hissetmek isteyen herkesin uğraması gereken bir yerdir.
